Karınca misali işleyen, arı gibi çalışan ve yüreğinden damıttıklarını kaplumbağa edasıyla sırtında taşıyan, doğrudan halkın arasında dolaşarak ‘kişiye özel’ kitabını imzalayan farklı yazardır: Fatma Gül Şahin.
Başkentte doğup büyüsede Olimposlu tanrılar kentinde yaşamını ve yazılarını sürdürmektedir.
Bir kır kahvesinde, denize dalmış mavinin ve falez üstü yeşilin tonlarında dans ederken gözlerim, bir kahve eşliğinde -geçmiş gün – düşünce yolculuğumda tek başıma seyir halindeydim.
Gülümseyen, Akdeniz ılıklığında bir ‘merhaba’ ile mola yerine geldiğimi hatırlatan, baştan ayağa kendinden emin kadına döndüm.
İki tam ve öznesi yükleme yerli yerinde cümle ile kendisini tanıttığında, bir sokak satıcısı ya da modern görünümlü dilenci olmadığını kavradım. Ben mi buyur ettim yoksa kendinden emin kadın mı gelip oturdu bir kahve içimlik bilmiyorum bildiğim kadarıyla indiğim duraktan farklı bir istikamete doğru yol alıyordum.
Kimi zaman insana dair kimi zaman doğaya… harf harf tümcelerde birçok ortak yön bularak epey gittik, söyleşi nehrinde .Yazar, kendisi gibi yazar olan ablası Özlem Şahin ile birlikte yazın dünyasında kendilerine ait çizdikleri yolda emin adımlarla ilerliyor. .
Yeter Artık Biz Kadınız, isimli kitap gerçek bir yaşam öyküsü. Kitabın kahramanı Büşra’nın başından geçen kadına yönelik insan hakları ihlali, tecavüz, şiddet, taciz, hakaret gibi insan onurunu zedeleyen olaylara tanıklık ediyorsunuz.
Kadına yönelik şiddetin ne ilk ne de son temsilcisi Büşra, zaten yazarımız da kitabın son sözünde bunu dile getiriyor.
Toplumsal sorunlara duyarlılığı ile tanınan Fatma Gül Şahin aynı zamanda kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin önlenmesinde aktivist bir kimliğe sahiptir. Kadın hareketi konusunda çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinde ya da kadın hakları ile ilgili basın açıklamalarında yazarımız ön saflarda yerini almaktadır.
Halkın arasında dolaşarak, yazdığı kitabın tanıtımını yapan yazarın zor olan yolu seçtiği ortadadır. Popülist bir tanıtım kampanyası yerine doğrudan kalabalık arasında kendi okurunu seçmektedir. Kitabını imzaladığı her okura kadın haklarını anlatmak ve bu safta kazandığı her insanda Büşra’yı yaşatmaktadır.
Toplum değerlerini, özellikle ailevi değerleri korumak ve bozmamak adına Büşra’nın öyküsünün binde birini bize naklediyor. Kendisinde kalan ve toplum adına yüreğinde ağır bir yük olarak taşıdığı hikayenin bütünü için hepimiz adına bedel ödüyor.
Kitap, sade bir dil ve akıcı üslubu ile okunması rahat, öykünün gerçekliği kalıcı ve düşündürücüdür. Çoğunluk yüreğiniz elinizde, kabaran bir dalga öfkesinde inanmaz gözlerle kitap sayfaları arasında gezinirken Büşra adına utanması gereken bir insanlığın parçası olduğunuzu duyumsuyorsunuz.
Yeter Artık Biz Kadınız adlı kitabın ikinci baskısı da bu gün yarın tükenmek üzeredir. Yazarın sırtında taşıdığı çantada sizin için bir kitap kaldıysa alın ve mutlaka okuyun.