Din aşkına, Muhammet aşkına yetiş…
Böyle zulüm görülmedi duyulmadı…
Müzisyen ve besteci Mehmet Arslan’ın bestelediği bir satır sözüyle ile yazıma başlamayı uygun gördüm. ‘’Ortalık Karıştı Düzen bozuldu yetiş ya Muhammet yetiş ya Ali’’
Evet düzen o kadar bozuldu ki, bizi Ali, Muhammet’ten başka kim kurtarabilir ki…
Geçenlerde açlıktan ölen bir çocuk, ülkemizdeki açlığın fotoğrafı gibiydi. Bunlar nüfusun yüzde kaçı? Açlıktan birden değil de yavaş yavaş ölenler? Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı aralık ayında Türk-İş tarafından 8 bin 130 TL olarak açıklanmıştı. Asgari ücrete zam, tam açlık sınırında yapıldı. Bir de yoksulluk sınırı var. Dört kişilik aile için hesaplanan 20 bin 485 TL! Nüfusun yüzde kaçının evine 20 bin TL giriyor? Asgari insan gibi yaşamanın ölçüsü. Buna göre orta sınıfın nasıl da hızla yoksulluk sınırına doğru kaydığını görüyoruz.
Ülkemizde çocuk işçi sayısı hızla arttı. TÜİK’e göre sayıları 720 bin. Bunların yüzde 34’ü okulu bıraktı. OECD ülkeleri içinde yoksulluk içinde yaşayan çocuk oranı en yüksek Türkiye’de. Yüzde 22.7. Çeşitli araştırmalara göre, Türkiye’de 16 milyon insan aç, 50 milyon insan da yoksul. Oysa Anayasaya göre Anayasa’nın 1. maddesi “KİMSE AÇ BIRAKILAMAZ!”
Oysa devlet tüm alacak vergi ve diğer girdilerine yüzde 80 ile yüzde 120 zam yaptı. Kendi yutuyor salkımı halka veriyor sapını.
Yıllarca bu ülkede onuruyla çalışmış her türlü zorluklara göğüs germiş ve ülkesine kuruşu kuruşuna vergisini ödemiş olan emekli vatandaşlar ölüme mahkum edilmiş durumda. Talancılar, vurguncular, pudra şekercileri, mafya çeteleri, tarikat dindoşları ülkede milyarlarca para ile cirit atarken, emeklilere reva görülen yaşam şekline bakın…
Bir ekmek 5-6-8 liradan satılıyor. Denetim yok…
İnsanca yaşamak için kiralayacağın evin fiyatı 4 bin liradan başlıyor. Elektrik, su, doğal gaz, internet giderleri 5 bin 500’ü çoktan aşmış durumda. Bu insanlar ne yiyecekler, ne giyecekler. Tiyatroya gitmek, sinemaya gitmek, tatil yapmanın hayalini bile kuramıyor bu insanlar. Namuslu olmak bu ülkede o kadar zorlaştı ki namussuzlar baş tacı yapılırken, namuslu insanlara reva görülen bu hayat resmen zulümdür…
Asgari ücret 2023 yılı için 8 bin 506 lira olmuş. Peki asgari ücret nedir? İşçilere bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım, kültür vb. gereksinimlerini günün fiyatları üzerinden en az düzeyde karşılamaya yetecek ücret anlamına geliyor. Bu parayla bu insanlar nasıl insanca yaşasın. Kısacası bir insanın insan gibi yaşaması için en düşük ücrettir. Oysa ülkemizde açlık sınırında ücret ödenmektedir. Bu ücretin altında bir yaşam kabul edilmezken,
İyi de emekli, 5 Bin 500 lira aylıkla nasıl yaşayacak…
Bu kısacası işkenceyle ölüme terk etmektedir. Öldürmenin kolay yolları vardır beyler…
13 milyon 600 bin emekliyi gaz odalarında birkaç günde de öldürebilirdiniz. Açlıkla öldürmek hangi insani duygulara haizdir. Açlık kötülüklerin anasıdır… Açlık karmaşadır… Bu onurlu insanları hangi yola sürüklenmek istenmektedir, anlamak mümkün değil.
Evet yöneticilerimizi biz seçeriz….
Seçerken bizleri yok saymak için…
Zulmetmek için…
Açlığa mahkum etmek için…
Açlıktan öldürmek için seçmedik…
UY HAVAR….