Diyarbakır Bağlar Tavşanlı Mahallesi’nde 21 Ağustos 2024’de hunharca işlenen 8 yaşındaki Narin Güran cinayetiyle ilgili yargılama başladı.

Yargılamada tutuklu olan anne Yüksel Gürhan, Amca Salim, ağabey Enes ve aileden olmayan itirafçı Nevzat Bahtiyar jandarmadaki ilk ifadelerinde ve sonraki i ifadelerini kabul etmeyerek bilmiyorum, hatırlamıyorum cümleleriyle geçiştirdiler.

Yaşanan olay tam bir tiyatro komedisini anımsattı.

Ben 44 yıl gazetecilik mesleğimde tam 6 yıl adliye, polis, hastane muhabirliğini yaptım. Bu süreç içinde birçok cinayet olaylarına tanık oldum. Bu görevi yaparken tanıştığım eski Emniyet Müdürü ve arkadaşım, dostum olan bu kişiyle Narin cinayetini masaya yatırarak katili bulmaya çalıştık. İlk sorum Eski Emniyet müdürüne bu konuda düşüncelerini sordum. İçtenlikle sorularımı tek tek yanıtladı; ‘’Dostum ben yıllarca polislik yaptım. Bu güne kadar hayatımda sadece 2 cinayet çözülemedi. Birinin arkası kuvvetliydi ve elimizi ayağımızı bağlıyordu, diğeri ise gerçekten tam bir muammaydı. Yüzlerce cinayeti çözmüş bir emniyet mensubuyum.

Bu cinayet yani 21 Ağustos 2024’den beri tam bir tiyatro oyunu oluşturdu. En büyük yanlışı Jandarma yaptı. Amca Salim Güran bir kere bütün köyün yani mahallenin kralı. İş adamı, ağası aynı zamanda da siyasi ilişkileri meclise dayanacak kadar güçlü. Çok iyi bir eğitim görmüş Nasıl cinayet işlenir, deliller nasıl yok edilirdi bilen bir kişi. Dolayısıyla jandarma tarafından yakinen tanınan ve çevresinde saygı gören bir figür olarak karşımıza çıktı. Cinayet işlendiğinde sıradan bir cinayetmiş gibi herkes o gözle bakarak nasıl olsa biri üstlenir veya arada kaynar unutulur sanıldı.

Öyle olmadı…

Günümüzde sık sık işlenen kadın cinayetleri ve çocuk cinayetleri Narin kızımızla patlama noktasına geldi. Jandarma ve tüm emniyet şoku yaşadı.  En büyük hatayı daha ilk günden bu dört kişiyle değil konuşmayan yakınlarıyla gözaltına alınarak ayrı hücrelere koyulmalıydı. Hiç görüştürülmemeliydiler. Aile reislerinin gözaltına alınması korkan köy halkını rahatlatacak ve konuşacaklardı.

Oysa tam tersi yapıldı.

Amca köyü örgütlemesine, delili yok etmeye çalışması göz göre göre yapılmasına izin verildi. Bundan sonra yanlışlar manzumesi zincir halkası gibi birbirini takip etti. Gelinen nokta tam bir tiyatro trajedi ve komedi oyununa dönüştü.

İyi de Müdürüm katil kim?

‘’Katili sokaktaki bekçiye sorsan, adliye koridorunda mübaşire sorsan o da katili bilir. Herkes biliyor ama itiraf yok…. Katil bulunacak mı diye sorduğumda ise elbette biri suçu üstlenecek. Bu suçlu aileden olmayan köyde Reçber ilk itirafçı Nevzat bahtiyar olabilir.  Yargılama sonucu ne olursa olsun kimse uzun süre içerde kalmayacak kanısındayım. Oyunun finalini bekle gör.  Adalet sadece adliye saraylarında olmaz, adalet her aşamada olmalıdır. Yoksa daha nice Kadınlar ve küçücük çocukları yitiririz…….’’