Antalya’da bayramda yaşanan yoğunluklardan dolayı şehrimizde adım atacak yer kalmadı.

Bayramda en çok turist ağırlayan şehirlerin başında geldik ama ben Antalya’da yaşanan olumsuzlukların da görülmesini dilerdim. Dünyaya açılan bir şehirde yaşıyoruz ama birçok bölgede köy havası esiyor. Buradaki sözüm köyleri küçük gördüğüm için değil ama turizmin başkenti olan bir şehirde eğer refüjler çayıra döndüyse sokaklar caddeler çöp içerisindeyse burada bir sorun var demektir.

Denizlerimiz, plajlarımız, mesire alanlarımız çöp içerisinde kaldı ama kimse dönüp bunları görmek istemiyor. Yapılan çalışmaları görmezden gelmek mümkün değil ama bu çalışmalar maalesef yetersiz kalıyor.

Bayram boyunca hem yerli hem de yabancı turistin akın ettiği Antalya’da yaşanan trafik sorunu ise içler acısı. Özellikle pandemi döneminden sonra bir anda artış yapan trafik sorunu nedeniyle öngörülemeyen bir trafik çilesi başladı. Altyapının yetersiz kaldığı Antalya’da maalesef kısa mesafelerde bile bir yere gitmek uzun zaman almaya başladı. Özellikle bayramda birçok sorun gözler önüne serildi bence. Nüfusun iki katına çıkmasıyla birçok konuda yetersiz kaldık. Koskoca şehirde oturacak yer kalmadı.

Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de üzerine birçok ilçede su sorunu yaşandı. Binlerce vatandaş bayram boyunca susuz kaldı. Bu bayram binlerce kişi için bayram olmaktan çok çileye dönüştü. Büyükşehir Belediyesi bayram öncesinde birçok önlem almış olsa da aslında bu önlemlerin en kadar yetersiz olduğu ortaya çıktı. Peki bundan sonra Antalya’da neler olacak? Antalya hak ettiği değeri görebilecek mi?

Ben bu soruların yanıtını gerçekten çok merak ediyorum. Dünyaca ünlü bir şehre yakışır bir manzara görmek istiyoruz. Sokaklarda, denizde, parklarda çöp görmek yerine masmavi bir deniz tertemiz ve çiçeklerle dolu sokak ve parklar görmek istiyoruz. Umarım Antalya bir an önce hak ettiği değeri görür.