İnsanlık oldukça tarımsal üretim var olmuş, gelişmeye devam etmiş. Yıllar geçtikçe kullanılan alet ve ekipmanlar geliştirilmiş, gelişmeye devam etmektedir.

Ülkemizde 179 yıl önce ise ilk tarımsal eğitim başlamış bu nedenle de 10 Ocak Ziraat Mühendisleri Günü olarak kabul görmeye başlamıştır.  Tüm meslektaşlarımın gününü kutlarım.

İlk eğitimin başladığı dönemlerde yapılan eğitimle şimdiki eğitim elbette aynı değildir. O zamanda yapılan üretim yelpazesi ile günümüzde yapılan üretim ve teknolojik gelişim paralelinde eğitimde gelişti. 150 yıl önceyi düşünün, küçücük telefonlarla araziye gitmeden sulama yapabilmeyi hayal edebilir misiniz? Ya da gübreleme için sadece tanklara gübre koyup bir düğmeye basarak bütün arazinin gübrelemesinin biteceğini. Zeytin veya portakal ağaçlarının budanması için kullanılan makinaları düşünün; binlerce ağacı birkaç günde budayabiliyorsunuz. Zeytin hasadı yapmak istiyorsunuz, makinalar araziye giriyor, elinizi dokundurmadan hasat bitiyor ve yağ sıkımı için fabrikaya gidiyor. Makinaların geliştirilmesi, makineleşmeye uygun çeşitlerin geliştirilmesi eğitim sırasında oluşturulan altyapı ve hayal etmekten geçiyor. Eğitim almamış klasik çiftçilerde elbette gelişim gösterecekti fakat bu gelişim çok daha yavaş ve deneme yanılma ile olacaktı.

Tarımda yaşanan gelişimler diğer alanlarda yaşanan gelişimlerle paralel olarak gelişmeye devam edecektir muhakkak. Örneğin son zamanlarda gelişen dron teknoloji tarımsal alanlara uyarlanarak ilaçlama ve tahum ekimi konusunda kullanımı yaygınlaşamaya başladı. İlerleye dönemlerde belkide bitkileri tek tek kodlayarak gelişimleri yapay zeka kullanılarak takip edilebilecek. Daha önce insan gücü ile yapılan bir çok üretim çalışması robotlar ile yapılabilecek ki bazı tarım işletmelerinde kullanılmaya devam ediyor. Ülkemizde tarım işletmelerin küçüklüğü, sermaye yetersizliği, geleneksel tarım anlayışına olan bağlılık ve ucuz iş gücü gibi nedenlerle teknolojik gelişimler daha yavaş ilerliyor ve ilerleyecek. Teknolojik gelişimleri adapte edebilmemiz için arazi toplulaştırmalarının yapılması gerekir ve böylece yeni kurulacak işletmeler teknolojik altyapıyı kaldırabilecek büyüklükte tesis edilmesi mümkün olsun.

Önümüzdeki yıllarda farklı meslek gruplarından oluşan insanlar bir araya gelerek oluşturacakları yapılar ile tarımın gelişimini hızlandıracak yeni teknolojiler geliştirecekler. Bu kişiler arasında yazılım uzmanları, doktorlar değişik mühendislik dallarından insanlar hatta tarihçi ve arkeologlar bir arada çalışarak yeni yaklaşımlar ile tarıma katkı koyacaklar. Her şeyde olduğu gibi tarımda da eğitim şart.