Tohum sektöründe faaliyet gösteren 14 teşebbüs hakkında soruşturma açıldı.
Hibrit endüstriyel kornişon tohumu ve hibrit sebze ve meyve tohumları pazarlarında faaliyet gösteren teşebbüsler tarafından 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesinin ihlal edildiği iddiasına yönelik olarak yürütülen önaraştırma Rekabet Kurulunca karara bağlandı.
MADDE 4 ; Belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemleri hukuka aykırı ve yasaktır.
Ön araştırmada elde edilen bilgileri, belgeleri ve yapılan tespitleri müzakere eden Rekabet Kurulu, bulguları ciddi ve yeterli bularak;
AD Rossen Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ,
Antalya Tarım Üretim Danışmanlık ve Pazarlama AŞ,
Bayer Tohumculuk ve Tarım Ltd. Şti.,
Hazera Tohumculuk ve Ticaret AŞ,
HMCLAUSE Tohumculuk Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ,
Metgen Tohumculuk Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.,
Multi Tohum Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ,
Nunhems Tohumculuk AŞ,
Rijk Zwaan Tarım Ticaret Ltd. Şti.,
Sakata Tarım Ürünleri ve Tohumculuk San. ve Tic. Ltd. Şti.,
Semillas Fito Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ,
Syngenta Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ,
Vilmorin Mikado Tohumculuk AŞ ve
Yüksel Tohum Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ
Firmalar hakkında soruşturma açılmasına, 24-45/1055-M sayı ile karar vermiştir. Söz konusu teşebbüsler; tohum üretimi, ıslahı, ithalatı ve ihracatı alanlarında faaliyet göstermektedir. Soruşturma kapsamında teşebbüslerin rakipleriyle fiyat tespiti, rekabete hassas bilgi paylaşımı gibi konularda 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’u ihlal edip etmedikleri incelenecektir.
Bir haberin alıntısını yaparak başlamak istedim. Haberde bahsedilen konu hibrit tohum satışı yapan firmalar, kendi aralarında anlaşmış ve ‘tohumları belirli bir fiyatın altında satmayalım’ denilmiş ve rekabet etmemişler. Uzun yıllar tohum ve fide sektöründe çalıştım ve adı geçen firmaların ya hakim hissedarları ya da üst yönetimindeki birçok kişiyi bilirim, tanırım. Fiyat belirleme toplantılarında neler konuşulduğunu, fiyat politikası oluşturmak için nasıl fikirler ortaya çıkar bilirim. Bu firmalar sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok yerinde aynı tohumları satıyor ve ticaretini yapıyorlar emin olun. O nedenle ülke içinde fiyat oluştururken örneğin Yunanistan’da tohumun kaç TL’ye satılabileceğini hesap etmek zorundalar. Eğer Yunanistan’da aynı tohum daha düşük fiyata satılıyor ise Türkiye’de yüksek fiyata satma ihtimaliniz kalmıyor. Otomatik olarak ucuz olan ülkeden diğer ülkeye kaçak yollarla bu tohumlar geçmeye başlıyor ve bu geçişi engellemek maalesef mümkün olmuyor.
Fiyat politikası oluşturulurken maliyet hesabı firmanın AR-GE çalışmaları devamlılığı gibi ana gider kalemleri hesap edilmeden rakam oluşturulabilir mi? Firmalar elbette karlılıklarını hesap ederek satış fiyatı ortaya çıkaracaklardır. İsmi geçen firmaların özellikle Türkiye organizasyonlarının üç aşağı - beş yukarı maliyetleri birbirine yakındır. AR-GE maliyetleri, personel giderleri ıslah programlarının maliyetleri döviz kuru cinsinden de baksanız TL cinsinden de baksanız çok fazla fark etmez.
Soruşturmaya konu olan muhtemelen pazar lideri olan çeşitlerle ilgilidir. Pazar lideri bir çeşidiniz var ise zaten en az iki yıl önceden tohum üretim planınızı yapmış olmanız gerekir. Emin olun şu sıralarda adı geçen veya geçmeyen her tohum firması iki yıl sonraki satışını planladığı tohumların üretim planlarını yapıyor. Yani 2026 yılı içerisinde satacağı çeşitlerin pazar paylarını tahmin etmeye çalışıyorlar. Bugün yapılan plan 2 yıl sonra tutar mı? Ya da pazarın talebini karşılayabilecek kadar tohum üretilecek mi? Hepsi meçhul.
Bir sürü bilinmezlik içerisinde pazar lideri olmuş çeşidin fiyatını hangi yönetici bir başka firma ile görüşerek belirler. Asla başka firmalarla görüşmez, kendi personeli ile analiz yapar, fiyat ve satış politikaları oluştururlar. Hele ki pazarın talep ettiği miktardan daha az tohum üretilebilmiş veya tahminlerde hata yapılmış ise tohumun fiyatını bırakın rakiplerle görüşmeyi kendi personelleri veya sektör paydaşları dahi kontrol edemez duruma gelir.
Bu inceleme nasıl başladı, neden başladı bilmiyorum ama işlerin doğru analiz edilmesi gerektiğini savunuyorum. Örneğin pazar analizi yapmak için ortalıkta dolaşan, herkesçe bilinen fiyat listelerinin rekabeti nasıl engellediğini öngören kişilere şu soruyu sormak lazım; Otomobil firmaları fiyat listesi neden yayınlıyor? Soruşturma sonucunda ne çıkar bilemem fakat ben bu firmaların bir araya gelip ortak fiyat politikası oluşturduklarına inanmıyorum. Meslek hayatımda yaşadığım tecrübeler ve sektörün magazinsel yönlerini de bildiğim kadarı ile bu görüşmelerin mümkün olmadığını biliyorum ve düşünüyorum.