Antalya Organize Sanayi Sitesi Antalya’nın gururu durumunda. Malum Antalya her ne kadar tarımı ve turizmi ile ön palana çıksa da bir de önemli sanayi yatırımlarına sahip. Hatta bu nedenle de Türkiye’deki en büyük 500 şirket listesine abone olan şirketlerimiz var. Doğal olarak bu denli büyük montanlı şirketlerin yerleri de Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunuyor.

İç piyasaya ciddi üretim yapan bu şirketler aynı zamanda ihracat yaparak ülkemize de döviz getirisi sağlıyorlar. Birde tabi burada fabrikası olan şirketleri Antalya’daki esnafla karıştırmamalıyız. Burası patronlar kulübü. Yani ekonomik imkanları hayli fazla.

Burada dün sabah yangın çıkınca aklıma direk OSB’nin bir itfaiye teşkilatının olup olmadığı geldi. Öyle ya bu kadar önemli fabrikaların bulunduğu bir alan Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin göndereceği itfaiyeye bırakılamazdı. Zaten benim bildiğim kadarı ile de vardı. Gerçekten de varmış. Bununla ilgili haberler gördüm. Buradaki teşkilatın eğitimleri hakkında bilgiler verilmiş. Hatta daha önce fabrika yangınlarını en kısa sürede ve en etkili şekilde söndürebilmek için özel olarak tasarlanan 11 ton su atma kapasitesi ile Türkiye’de bu güce sahip ilk ve tek itfaiye aracı alınmış.

              Buraya kadar güzel ancak, 23 Temmuz 2018 tarihinde Antalya Organize Sanayi Bölgesi’ndeki dekorasyon ve izolasyon ürünleri fabrikasında yangın çıkmış, kül olmuş. 19 Ağustos 2020 tarihinde bir soğuk hava deposunda yangın çıkmış, fabrika gitmiş. 21 Temmuz 2022 tarihinde OSB 1. kısımda bulunan plastik fabrikasında yangın çıkmış. O da kül. Son olarak dün çıkan yangında yine cips üreten bir gıda fabrikası kullanılmaz hale geldi.

Ben yıllarca polis muhabirliği yaptım. Çok sayıda da yangın haberine gittim. Genel anlamda aslında itfaiye prensibinin yangını zarar vermekten değil, çevresine sıçramadan söndürmek olduğunu anladım. Yani bir yangın çıkar çıkmaz müdahale ettiniz, ettiniz aksi taktirde o alanı yanmadan kurtarmak çok zor.

Yani Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekiplerinin buraya gelip fabrika yanmadan söndürmesini beklemek bence ütopya olur. OSB’nin kurduğu sistem de ya yetersiz kalmış ya da zamanında yetişememiş. Tabi bu bir fabrika yangını olduğu için burada kullanılan malzemelerin etkisi ile yangın çok hızlı ilerlemiş olabilir. O yüzden OSB’nin yangın sistemine de bir şey diyemem.

Ancak ortada da bir gerçek var. Son 5 yılda 4 fabrika yanmış. O zaman çözüm fabrikaların kendisinde. Bence fabrikaların kendi personeline yangın eğitimi aldırıp, ayrıca otomatik yangın söndürme sistemleri başta olmak üzere gerekli araç ve gereçleri temin etmeli ve sık sık da yenilemelidir. Bir tanıdığım ruhsatlı silahını her hafta temizlerdi. Bir gün kendisine, “Hiç ateş ettin mi?” diye sordum. “Hayır” dedi. Peki niye her hafta bu eziyeti çekiyorsun?” diye sorunca, “Şimdiye kadar hiç lazım olmadı. Ama bir gün olabilir. İşte o an çalışmazsa bunca yılın emeğin anlamı kalmaz” demişti. Evet fabrika sahiplerine de bu sistem sadece 1 kere lazım olabilir. O gün o sistem yoksa hem kendisinin hem de çalışanlarının hayatı kararır.

Esen kalın…