Merhabalar yeniden… Hiç düşündünüz mü acaba, bu yazının tarihi nasıl başladı?

Nereden geldi? Şöyle bir oturup kalemi elimize almadan önce sordunuz mu kendinize? Hadi gelin, birlikte geçmişin tozlu sayfalarına gidelim.

Olayın bilinen başlangıcı Sümerlerle oldu. Milattan önce 3000’lerde Mezopotamya’da insanlar ilk defa ‘yazı’ dediğimiz kavramın somut kanıtları oluştu. Aman ha günümüzdeki gibi kâğıt, kalem değil olay…

O dönemin teknolojisi, kil tabletler ve sivri bir çubukla çivi yazısını icat ettiler. "Buğdayı şu ambarlara koyduk, şu kadar keçi takas ettik" tarzında yazılarda oluşuyordu. Bir nevi günlük ya da muhasebe kayıtlarıydı.

Aradan uzun bir zaman geçti ve yazı diğer medeniyetlerde de görülmeye başladı. Eski Mısır'da hiyeroglifler, Çin’de resim yazıları oluştu. İnsanlar anladılar ki yalnızca bilgi depolamak için değil, öykü anlatmak için de yazı var.

Homeros’un destanları ya da Mısır'ın firavunlarına yazdığı dualar, yazının ruh kazandığı ilk eserlerden oldu. Gılgamış destanı bilinen ilk yazılı destandır ya da öyküdür.

Yazının gerçek devrimi ise alfabenin icadı ile oldu. Fenikeliler, bugünkü alfabenin temelini attılar. Kolay, hemen yazılabilen bu sistemde, bir ses bir harfe denk geliyordu. Yunanlılar, Romalılar derken bu sistem tüm dünyaya yayıldı.

Bizde olay ise ilk Orhun alfabesiyle başladı ardından, araplarla kaynaşmamızdan ötürü arapça ön plana çıktı. İslam dinini seçen Türklerde öncelik arapça harflerine verilmiş daha sonra Kiril alfabesini almışlar. Türkiye ise arapça harflerin Türkçeye uymaması nedeniyle uyum sorunu olmasından dolayı Latin harflerine geçmiştir..

Günümüzde yazı ekranlara, klavyelere, akıllı telefonlara taşındı. Sözcükler parmaklardan ekranlara döküldü. Gelelim asıl soruya: Yazının özünü kaybediyor muyuz? Hızla yazıyoruz ama hissettiklerimizi, düşündüklerimizi aynı derinlikte aktarabiliyor muyuz?

Sümer’den bugüne yazının şekli çok değişti ancak bir şey sahip kaldı o da insanın kendi ifade etme biçimiydi. İnsan kendini yazı ile daha kolay ifade edebiliyor, bazı insanlar konuşarak değil yazarak daha iyi iletişim kurabiliyor.