Dün bir haber gördüm. Hoş bu haberlere o kadar fazla denk gelemeye başladık ki artık normalleşmeye başladı. Ancak normalleştirmeyin. Bu tarz ahlak dışı şeyleri normalleştirmeyin. Kusura bakmayın ama çok sinirliyim.
Bir çocuk annesi olarak bu tarz haberlere tahammülüm kalmadı. Şimdi diyeceksiniz ki ne bu haber? Neden bu kadar sinirlendin. Alanya’da özel bir yurtta 10 erkek öğrenciye taciz ve istismar iddiası var. Ve bunu yapanın bir eğitmen olduğu ileri sürülüyor. Doğruluğunu bilemem ama sinirlerime hakim olamıyorum. Hazırlanan iddianamede 94 yıl isteniyor o sözde eğitmene.
Ben bu olaya sinirlenirken, birde eğitmenin ifadesini okuyunca daha da fazla sinirlendim. O eğitmen şunları söylüyor:
“Zaman zaman çocuklarla şakalaşmaktayım. Şakalaşma esnasında 'karım' şeklinde söylemde bulunmuştum. Bunu cinsel bir amaçla yapmadım, özel bölgelerine dokunmadım" demiş. O sözde eğitmenin cep telefonu inceleniyor ve bakın neler çıkıyor
Cep telefonu incelemesinde, müstehcen internet sitelerine girildiği, müstehcen sosyal medya siteleri ve gruplarına üye olunduğu, cihaz içerisinde müstehcen görüntülerin kayıtlı olduğu, ifşa videolarının paylaşıldığı internet sitelerine girildiği, erkek erkeğe müstehcen görüntülerin kayıtlı olduğu, sosyal medya üzerinden erkeklerle cinsel içerikli yazışmalar ve fotoğraf paylaşımları olduğu, çocukların beyanına ilişkin başkalarıyla küfürlü mesajlaşmalar olduğu ve sosyal medyada 4 farklı kullanıcı hesabı bulunduğu tespit ediliyor. Ek olarak alınan bazı ifadelerde de o şahın çocuklara zorla hırsızlık yaptırdığı, birbirlerinin çantalarından eşya aldırıp, kendisine getirttiği, kantinden çocukların parasıyla kendisine bir şeyler aldırttığı, telefondan oynadığı oyuna çocukların parasıyla eşya almak için para yüklettiği, oyunda yenildiği zaman da sinirlenip, çocuklara vurduğu, Atatürk'e hakaret ettiği iddiaları da yer alıyor. Diğer yandan G.R.U.'nun öğrencilere uyguladığı şiddet, bir öğrencinin cep telefonu kaydı ile ortaya çıktı. Görüntülerde G.R.U.'nun öğrencilere bağırdığı ve vurduğu anlar yer aldı. Akıl alır gibi değil.
Sonra bir veli açıklama yapıyor ve şunları söylüyor:
"Oğlum, taciz olayını yeğenlerime anlatmış. Biz de o gün öğrendik. Beni binanın arka tarafına çektiler. 'Teyze bir şey söyleyeceğiz' dediler ve söylediler. O anda beynimden aşağı kaynar sular döküldü. Çocuklardan isimleri aldım. Gerçekliğini öğrenmeye çalıştım. O anda sinirlenerek G.R.U.'yu aradım. Hoca, 'Öyle bir şey yok' dedi. 5 dakika sonra yurda gittik. G.R.U. kaçmıştı. Oğlum bize olayların çok defa yaşandığını anlattı. Oğlum, G.R.U.'nun kendisine de cinsel ilişki teklif ettiğini ve kabul etmeyince çok kötü davrandığını söyledi. Dayak olayları da çıktı. Bir videoda dayak anı görülüyor. Normalde de geldiği günden beri bütün çocuklara dayak atıyormuş. Herkes dayak yiyormuş. G.R.U.'nun çocukların parasıyla kantinden istediğini aldığını, çocukların eşyalarını çaldığını biliyorum. Her türlü şiddet var. Psikolojik şiddet var. Dayak var, hırsızlık var. G.R.U. ne kadar kötü şey varsa çocuklara yapmış, yaptırmış. Oğlum ilk senesinde yurttan çok memnundu. Ben de memnundum ama ta ki bu G.R.U. gelene kadar. G.R.U. geldikten sonra çocuğumun psikolojisi bozuldu. Çocuğum öyle olunca benim de bozuldu. Gerçekten psikolojim altüst. Şu an yıkık bir enkaz gibiyim. Bize geldi, yaşananları anlattı. Kaldığı yurtta tecavüz, taciz, hırsızlık, cinsel içerikli videolar izletildiğini, söyledi. Bunu 1 kişi yapıyormuş. Daha sonra yurda gittik, konuştuk ama şahsın orada olmadığını söylediler. Şikayette bulunduk ve soruşturma süreci başladı. Bu süreçte kendi çocuğumuzun arkasını ararken; bir sürü çocuğun mağdur olduğunu öğrendik." Şimdi bizim güvenliğimizden sorumlu yetkililere seslenmiyorum, “Çocuklarımızı böyle mi koruyorsunuz? Sizin çocuklarınız korunurken, bizim çocuklarımız neden heba oluyor?